Yemeksepeti Kadın İşçileri: “Tacize uğradık!”
Yemeksepeti Eyüp Çırçır Banabi depoda çalışan kadın işçiler Depo Müdürü İ. T. ve Bölge müdürü F. Y. tarafından tacize uğradığını duyurdular. Yemeksepeti İşçi Komitesi sosyal medya hesabında kadın işçilerin açıklamasını paylaştı.
Açıklamada taciz süreci boyunca Yemeksepeti şirketi yetkililerin bu durumu görmemezlikten gelmesi ve örtbas etmek isteyişi ve işçileri isten çıkartma tehditlerine rağmen kadın işçilerin verdikleri mücadele sonucu depo müdürünün işten atıldığını belirttiler.
“Yemeksepeti kadın işçileri: “Tacize uğradık!”
Merhabalar! Ben eski bir Banabi depo çalışanı kadın işçiyim. Eyüp Çırçır depoda 1,5 sene çalıştım. Depo müdürü İ. T. ve onun özel koruması gibi davranan bölge müdürü F. Y.’nin tacizci eylem ve söylemlerinden bahsetmek istiyorum.
Ben o depoda yaklaşık 1 yıl boyunca tek çalışan kadın personeldim. Depo müdürünün sayısız kez sözlü tacizine maruz kaldım. Birkaç örnek vereyim: “Evli olmasaydım, seninle evlenirdim”, “keşke seni evlenmeden önce tanısaydım.”
3-11 vardiyalarında otobüsün olmadığını bilmesine rağmen gece 1’e kadar mesaide bırakır, “biraz daha kal, ben seni arabamla bırakırım” derdi. “Arabada içelim mi” diye kendisine zorla maruz bırakmak isterdi.
Cinsel performans ürünlerinin olduğu rafın önünde sözde ürünlerin son kullanım tarihlerini kontrol ediyormuş gibi yapıp “bunların ne işe yaradığını biliyorsundur herhalde” derdi.
Saplantılı psikolojini dışavuran sayısız söylemleri oldu. “Benimle neden samimi olmuyorsun, beni niye hiç sevmiyorsun?” diyerek reyon aralarında, kimseye duyurmadan sayısız kez köşeye sıkıştırdı.
Bunları nasıl yapabildi? Gücün arsızlıktan geldiğine inandığı için. Müdür olmanın, kendisine birilerini taciz etme hakkını verdiğini, bu imtiyaza sahip olduğunu düşündüğü için. Aynı zamanda Yemeksepeti gibi kurumsal bir işletme olmasına rağmen, hiçbir şekilde denetlenmediği için.
Kimseye sesimizi duyuramadığımız için her defasında sorunun kendimizde olduğuna insanları inandırdı. “Ben müdürüm, bana mı inanacaklar, sana mı? İki tane şahit bulurum, hiçbir şey İspatlayamazsın, tazminatsız kapıda bulursun kendini.” diyerek kendini temize çekmeye çalışırdı.
Ben iş arkadaşımla tartışma sonrası işten çıkartıldığımda Yemeksepeti şirketine insan kaynaklarıyla görüşmeye gitmiştim. Ortada bir insan kaynakları departmanı olmasına rağmen derdimizi anlatabileceğimiz bir muhatap maalesef yok.
Ben de F. Y. denilen bölge müdürünü telefonla arayıp, kısaca İ. T.’nin bana yaptığı tacizden bahsettim, ki benden sonraki kadın arkadaşlara da aynı şeyleri yapma potansiyeli yüksek olduğunu bildiğim için bir uyarıda bulunmaktı niyetim.
Bir bölge müdürü düşünün ki, “nasıl olur bu” demek yerine, çiğ bir şekilde “hahaha” diye gülerek karşılık verdi. Daha sonrasında benim tartışma yaşadığım çalışma arkadaşım kadın işçiye de aynı tacizlerde bulunuldu İ. T. tarafından.
“Neden tayt giymiyorsun, tayt sana çok yakışıyor”, “seni eve bırakayım, sonra da içelim mi?”, “sana yemek ısmarlayın mı? İşi boş ver, Kadıköy’e gidelim” gibi tekliflerle arkadaşımı da taciz etti.
Daha sonrasında başka bir depodan gelen bir kadın işçisi arkadaşımıza daha aynı tacizleri sürdürdü. Nasıl olsa bir yaptırımı yok diye düşünerek, daha da cesaretlenerek devamlı aynı şekilde sözlü tacizlerine devam etti.
Bu iki arkadaşımız, bölge müdürüne durumu anlattı ve F. bey de bu durumu da örtbas etti. Kadınları depodan sürmekten ve işsizlikle tehdit etmekten başka hiçbir şey yapmadı. Bu iki kadın işçi arkadaş yerine iki tane daha kadın arkadaş geldi.
Bir süre sonra yine aynı şikayetler başladı. Tacizler artık ayyuka çıktı. Kuryesinden, depo çalışanına kadar herkes bunu biliyor. Ama kimseye ulaşılamıyor.
Eşinden boşanan ve çocuğu olan bir kadın işçi arkadaşa “Sen dul kalmayı hak etmiyorsun, keşke benimle evlenseydin, seni seviyorum” diyerek yine taciz etti. Artık dayanılmaz bir hale gelince depo çalışanları olarak şirkete gidildi ve İ. T. şikayet edildi.
Buradan bizi cesaretlendiren herkese teşekkür ediyorum. Sanırım Yemeksepeti Banabi son dönemlerde yükselen TÜMTİS sendikasının faaliyetlerinden ve kuryelerin kararlı eylemliliğinden korkmuş olmalı ki, tacizci müdürünü korumaktan vazgeçti.
Sonunda İ. T. hakkında disiplin sürecini başlatıp, onu ücretsiz izne çıkarttı, sonra da işten çıkardı. Bir kez daha gördük ki işçi sınıfının örgütlülüğü kazanım getiriyor. Biz üretenler olarak hiçbir ayrım yapmadan kadın-erkek ortak mücadele ederek kazanım elde ediyoruz.”