İşten Atılan Kurye Yemek Sepeti Önünde Açıklama Yaptı

315

Yemek Sepeti kuryesi Doğu Yılmaz 75 gündür haksız ve hukuksuz yere işten atılmasına karşı bugün de Yemek Sepeti Genel Müdürlüğü önünde açıklama yaptı. Yaptığı açıklamada gerçekleştirdiği nöbetini haftanın bazı günleri Rami-Eyüp depo önünde, diğer günlerde tüm Yemek Sepeti depoları önünde sürdüreceğini belirterek açıklamayı bitirdi.

Basın açıklamasının tam hali👇

Basına kamuoyuna;
Aylardır farklı alanlarda Moto Kuryelerin karşı karşıya kaldığı düşük ücret, ağır çalışma koşulları, sendikal örgütlülükten azade, güvencesiz ve insani olmayan koşullarda çalıştırılmasına karşı mücadele ediyorum.
Türkiye’de resmi rakamlara göre 100 bin Moto Kurye çalışanı varken, gerçek sayılarının 900 bine vardığı Tüm Anadolu Motosikletli Kuryeler Federasyonu (TAMKF) tarafından ifade ediliyor.
Moto Kurye emekçilerinin bir bölümü işçi statüsünde istihdam edilirken, önemli bir bölümü de “esnaf-kurye” modeliyle yani taşeron olarak çalışıyor. Esnaf-kurye modeli aslında taşeronluk sisteminin kuryelikteki adıdır. Sermayedarlar yüzbinlerce kuryeye siz “iş ortağımızsınız” diyerek her türlü güvencesizliği dayatıyorlar. Böylece sermayedarlar maaş, ihbar, kıdem tazminatı, SGK primi gibi kendi açısından yük olarak gördüğü çıktılardan kurtuluyorlar. Esnaf-kuryeler, şirket kurma, şirketin yükümlülüklerini yerine getirme, kendi motorlarını alma, motorun yakıt, kaza ve yıpranma giderleri gibi ciddi maliyetleri üstlenmek zorunda kalıyorlar. Paket başına ödeme alarak hem karın tokluğuna çalışıyor hem de çalışmadıkları her günün maliyeti kendi sırtlarına yüklendiği için yıllık izin ya da hafta tatili gibi asgari insani ihtiyaçlardan dahi mahrum kalıyorlar. Bunun yanında esnaf-kuryeler resmi kayıtlarda işçi statüsünde gözükmediği için başta sendika üyesi olmak üzere bir dizi yasal hakkın kullanılmasından mahrum bırakılıyorlar. Dün taşeron sistemiyle aynı işi yapan işçileri bölüp parçalayan, ortak mücadelesini engelleyen sermaye ve devlet bugün ise esnaf kurye gibi uygulamalarla aynı işi yapan işçileri parçalayarak ortak mücadele zeminlerini ortadan kaldırmaya çalışıyorlar.
Dolayısıyla da, işçi statüsündeki kuryeler ile esnaf-kurye statüsündekiler arasındaki hak talepleri farklılaşıyor. Şirket bünyesinde bordrolu çalışan kuryeler, enflasyonun altında ezilen maaşlarına zam isterken, esnaf-kuryeler de ya devletten kendilerine dönük özel bir statü tanınmasını ya da işçi statüsünde istihdam edilmeyi talep ediyorlar. Elbette bu taleplerin ortaklaşan yanı güvenceli ve insani koşullarda geçim sağlayacak ücret oluyor.
Değerli işçiler, emekçiler, emek dostları:
Her şeyden önce belirtmeliyiz ki; Moto Kurye emekçilerinin yaptıkları işin önemi her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Çalışma yoğunluğu, esnek ve güvencesiz çalışma, sayısız iş kazalarına neden oluyor, iş kazalarında sınıf kardeşlerimiz ya sakat kalıyor ya da iş cinayetine kurban gidiyor. Moto Kuryelerin canlarını ve sağlıklarını riske atan bu kazalarının temel sebebi ise sipariş yetiştirme telaşı, hız baskısı, mobbing, işsiz kalma korkusu gibi nedenlerdir. Kuryelerin fiziki, psikolojik sınırlarını fazlasıyla zorlarken bu gibi durumların önüne geçilmesi için esaslı hiçbir adım atılmamıştır. Sermayenin hizmetindeki iktidarın atması da mümkün değildir. Yaşadığımız sorunların çözümü, insanca çalışma ve yaşam koşulları ancak bizlerin örgütlü birliği ve dişe diş mücadelesiyle kazanılacaktır.
Yemek sepeti, Trendyol, Getir vb. gibi şirketler bizlerin örgütsüzlüğünden faydalanarak her türlü keyfiliği hayata geçirmektedirler. Bu yolla da servetlerini sürekli olarak katlamaktadırlar. Sendikal örgütlenme gerçekleştiren işçileri işten atarak, iş kollarını değiştirerek mücadelelerini engelliyorlar. Sermayedarlar sendikal haklar başta olmak üzere çalışanların haklarını gasp eden, engelleyen adımlar attığında ise hiçbir ciddi yasal yaptırımla karşı karşıya kalmıyorlar. İşçiler hak aradığında ise yasalar birden hatırlanıyor, hak mücadelesini bastırmak için her türlü keyfi saldırı devreye sokuluyor.
Bizlere ise tek bir seçenek kalıyor. O da, sermayenin çıkarlarını koruyan, işçileri köleleştiren düzenin yasalarına, baskılarına takılmadan fiili meşru mücadele yolunu tutmaktır. Sınıfımızın haklı davasının ve deneyimlerinin şekillendirdiği mücadele yasaları ile hareket etmektir. Başka yolumuz ve başka kurtuluşumuz da yoktur.
Tüm moto kuryeleri geleceğimiz için fiili meşru mücadeleyi birlikte büyütmeye hak ettiğimizi almaya öncelikli olan istemlerimizi kazanmaya davet ediyorum.
Öncelikli istemlerimizin başında;
► Moto kuryelerin bir kısmı ofis-büro çalışanı, bir kısmı ise taşımacılık işkolunda çalışan olarak görünüyor. Moto kurye çalışanlarının işkolundaki bu karmaşaya son verilmelidir. Yapılan işe uygun işkolu esasta taşımacılıktır. Bu konudaki karmaşa sermayedarların hiçbir oyalama yöntemine izin vermeyecek şekilde düzenlenmelidir.
► Motosikletli kurye mesleği, çok tehlikeli, ölüm ve sakat kalma riski yüksek olan işler arasına alınmalıdır.
► Kayıt dışı çalışmaya son verilmelidir.
► Motorlu kazaların temel nedeni olan hız baskısı ortadan kaldırılmalıdır. Ayrıca, parça başı çalıştırma sistemi ile kuryelerin sipariş yarışına zorlanması da moto kuryelerin can güvenliğini tehlikeye atmaktadır. Parça başı çalıştırma sisteminden vaz geçilmeli ve esnaf kurye adı altında taşeronlaştırma yasaklanmalı.
► Moto kurye işçilerinin sendikalı, örgütlü, güvenceli çalışmasının önündeki bütün engeller kaldırılmalı ve anayasal bir hak olan sendikalaşmaya yönelik işveren baskılarına son verilmelidir.
►Motokurye işçileri ağır çalışma koşullarında 5.500 TL aylıkla çalıştırılmaktadırlar. Enflasyonun yüzde 180’lerde seyrettiği koşullarda işçilerin 5.500TL Asgari ücretle geçimlerini sağlamaları olanaksızdır. Tüm çalışanları maaşı insanca yaşam seviyesine çıkarılmalıdır.
► Moto kurye işçilerinin başta iş kazalarına karşı bilincini artıracak eğitimler ve mesleki kurslar dahil tüm eğitimleri verilmelidir.
Acil taleplerimizi elde etmemiz her şeyden önce yerellerden merkez doğru örgütlenerek, güçlerimizi birleştirmemizi dayatıyor. 1 milyona yaklaşmış ve her geçen gün sayıları artan moto kuryeler olarak ilçelerde, illerde örgütlenerek merkezi bir moto kurye birliğini örgütlemek için seferber olmalıyız. Her alanda ve depoda bizlerin mücadelesinin organize edecek ve inisiyatifimizi güçlendirecek komiteler oluşturarak gelecek mücadelemizi ilmek ilmek örmeliyiz. Ortak çıkarlarımıza kenetlenen mücadeleci bir hattı örgütlemeliyiz.
Haliyle hala işkolu belirsizliğinin sürdüğü, sendikal örgütlülüğün yasaklandığı, işçilerin ortak paydada örgütlenmesinin önüne esnaf kurye taşeronlaşmanın çıkarıldığı koşullarda işimizin güç olduğunu biliyoruz. Ama kendi adına çalışan esnaf künyelerinde merkez şirketlerce sömürüldükleri bir sır değil. Resmiyette “kendi işinin patronusun” denilen esnaf kurye kardeşlerimizde esasında işçidir ve işçi sınıfının bir parçasıdır. Bu parçalı tablonun ortadan kaldırılması, önümüze çıkarılan engellerin aşılması da ortak komiteler ve birlikler kurmamızla mümkündür.
Artık yeter demenin zamanıdır!
Artık geleceğimiz için birleşmenin ve mücadeleyi büyütmenin zamanıdır. Daha nereye kadar sabredeceğiz, nereye kadar bana dokunmayan yılan bin yıl yaşasın diyeceğiz. Artık o yılan hepimize dokunuyor. Bizlere dayatılanları kabullenmeye, sinmeye, sessiz kalmaya artık yeter diyoruz. Deneyimlerimiz parçalı, dağınık, iç örgütlülükten yoksun eylemlerimizin en büyük zayıflığımız olduğunu defalarca gösterdi. Artık buna da yeter demeli ve iç örgütlülüğümüzü kurmak, dişe diş mücadeleye atılmak için başta sınıf bilinçli kurye kardeşlerim olmak üzere tüm kurye kardeşlerimi mücadelemizi büyütmek için sorumluluk almaya birlikte mücadelemizi büyütmeye davet ediyorum.
Mücadele arkadaşlarım;
Yemek sepeti önünde başlattığım direnişin ilk gününde dediğim gibi; bu mücadele tüm moto kuryelerinin mücadelesidir, sınıfımızın mücadelesidir. Bu bilinçle hareket ettim ve bu bilinçle tüm kurye kardeşlerimi bir kere daha birlikte hareket etmeye davet ediyorum.
Bugün direnişimin 75. günü. Pazartesi gününden beri tüm kurye arkadaşlarıma ortak mücadele çağrısı taşımak, taleplerimizi görünür kılmak için Yemek Sepeti genel merkezi önünde nöbetimi sürdürdüm. Bugünden itibaren nöbetimi haftanın bazı günleri Rami-Eyüp depo önünde, diğer günlerde tüm Yemek Sepeti depoları önünde sürdüreceğim. Tüm dostlarımı da Yemek Sepeti depoları önüne giderek haklı ve meşru mücadelemize destek olmaya mücadelemizi büyütmeye davet ediyorum.
Direnişimin 75. gününde Yaşasın Moto Kurye İşçilerin haklı mücadelesi!…
Örgütlenip, birleşip mücadele ederek kazanacağız!…
Yemeksepeti direnişçisi Doğu Yılmaz